Vakıflar Tarihi, Devletli İsmetli Pertevniyal Valide Sultan Hazretleri Vakfına İta Olunan Her Nevi Vazifeye Mahsus Sergi, Emekderandan Mustafa Ağa, 1293, Yalnız 500 Krş

Çerkez asıllı olan Pertevniyâl Sultân'ın 1225/1810 senesinde doğduğu tahmin edilmektedir. Sultan II. Mahmûd'un "beşinci kadını" ve Sultan Abdülazîz'in annesidir. 1246/1830 senesinde Şehzâde Abdülazîz Efendi'yi dünyaya getirdiğinde beşinci kadınefendiliğe yükseldi. Cariyelikten gelen diğer valide sultanlar gibi padişahın ikbali oluşuna kadar geçen hayatı hakkında bilgi yoktur. 1278/1861 senesinde Sultan Abdülmecîd'in vefatı ve Abdülazîz'in tahta geçmesiyle Valide Sultan unvanını aldı. Sultan Abdülazîz üzerindeki büyük nüfuzundan dolayı kendisine "ümmü'l-cihân" da denmektedir. Pertevniyâl Valide Sultan, oğlu tahta geçer geçmez devlet işlerine müdahale etmeye başladı. O kadar ki devlet işleri üzerindeki etkisi halk ve devlet memurlarınca da bilindiğinden dilekçelerini padişahın yanında kendisine de takdim ettikleri bilinmektedir. Pertevniyâl Valide Sultan, çok nefret ettiği Hüseyin Avni Paşa ile diğer muhalifler tarafından oğlunun tahttan indirilmesine ve kısa süre sonra da ölümüne şahit oldu, bu sıralarda çok kötü günler yaşadı. Oğlunun kanlar içinde yattığını görüp feryat ederken bir zabit küpesini ve yüzüğünü çekerek almıştı. Ardından Sultan Abdülmecîd'in oğullarından Nûreddîn Efendi'nin ağalarından Necîb, onu kolundan çekerek yalınayak, yaşmaksız ve feracesiz karakol meydanına götürdü. Bu hakaretlerden sonra Topkapı Sarayı'nda otuz sekiz gün kaldı. Daha sonra V. Murâd'ın emriyle Fer'iye Sarayı'na götürüldü. Çok büyük sıkıntılar çektikten sonra II. Abdülhamîd'in tahta geçmesiyle biraz rahatladı (Akyıldız 2007: 239, 240). Yeni padişahtan saygı gördü, bu tarihten sonra ölümüne kadar olan süreyi daha ziyade bazı çocukların yetişmesine yardım etmekle geçirdi. Pertevniyâl Valide Sultan 1302/1884 yılında vefat etti ve Aksaray'da inşa ettirdiği caminin yanındaki türbesine defnedildi. Müsrif bir insan olduğu belirtilen Pertevniyâl Valide Sultan'ın aynı zamanda çok cömert ve hayırsever olduğu da bilinmektedir. En önemli eseri Aksaray'da daha önce yanmış olan Kâtib Camisinin yerine inşa ettirdiği kendi adıyla anılan cami, mektep, muvakkithane, sebil ve türbeden oluşan külliyesidir. Caminin yanında bir de kütüphane mevcuttu. Kendi adını taşıyan ve bugün de devam eden Pertevniyal Lisesi meşhurdur. Ayrıca İstanbul'da, Üsküdar'da, Hicaz'da ve ülkenin başka yerlerinde birçok çeşmeyle birlikte, gemi havuzu, zaviye vb. hayır eserleri de inşa ettirmiştir (Akyıldız 2007: 239, 240). Özellikle inşa ettirdiği kütüphanede bulunan çok değerli yazma eserlerin yer aldığı kitap kolleksiyonu bugün Süleymaniye Kütüphanesi'nde Pertevniyâl kısmında korunmaktadır.