İlahiyat, Delâil-i Şerîf Mecmuası: İstanbul 1325(hicri) 1906(miladi) Mahmud Bey Matbaası , Mehmed Nuri, 287 Sayfa, BDK - TBTK; 8304, Baştaki 23 Sayfalık kısmı Türkçe'dir, 12x18 cm

Türkler arasında daha çok Delâʾil-i Şerîf, Delâʾil-i Ḫayrât ve Delâʾil diye bilinen risâlenin tam adı Delâʾilü’l-ḫayrât ve şevâriḳu’l-envâr fî ẕikri’ṣ-ṣalât ʿale’n-nebiyyi’l-muḫtâr’dır. Şâzeliyye tarikatının Cezûliyye kolunun kurucusu olan Şeyh Cezûlî’nin bu risâlesi müridleri arasında bir tarikat evrâdı olarak çok okunmuş ve dolayısıyla çok sayıda istinsah edilmiştir. Eserin nüshaları arasında bazı farklar görüldüğünden Cezûlî’nin müridi ve halifesi Ebû Abdullah es-Sehlî farklılık gösteren nüshaları düzenleyerek vefatından sekiz yıl önce şeyhine sunmuş, şeyh de bu fazlalıkların bir bölümünü Delâʾil metnine dahil etmiştir. Delâʾil’in bu tür nüshalarına “nüsha-i dâhiliyye-i Sehliyye”, satırların dışına kaydettiği fark ve fazlalıkları ihtiva eden nüshalarına ise “nüsha-i hâriciyye-i Sehliyye” adı verilmiştir. Delâʾil’in Sehlî tertibi olmayan nüshaları da mutemet olan ve olmayan diye ikiye ayrılır. Mutemet olanların satır içine yazılanına “mu‘temede-i dâhiliyye”, satır dışına yazılanına “mu‘temede-i hâriciyye” denir. Mutemet olmayanlar ise daima satır dışına yazılır. Bu farklar “sin”, “gayın” ve “mim” harfleriyle gösterilir. Bu durum eserin metnine verilen değeri açık bir şekilde göstermektedir.

Kitap